Diyet

Anti Aging mi? Genç Kalmak mı?

Çoğunlukla estetik kaygısıyla genç kalmaya çalışanların başvurduğu anti aging bakımlarının aslında ne anlama geldiğini biliyor musunuz?

Anti aging bakımları, kürleri, ürünleri… Bu kelimeleri duymayanınız kalmamıştır sanırım. Son dönemde içi en çok boşaltılan kelime oldu. Ne olduğunu tam olarak bilmeseler de genel olarak ‘gençleşmek’le ilgili bir uygulama olduğunu söyleyenler çoğunlukta.

Peki gerçekte nedir anti aging? Kelime anlamı olarak ‘yaşlılığa karşı’ demektir. Tıbbi olarak, aktif tedbir alma veya koruyucu tıp olarak nitelendirebiliriz. Yaşlanmayı mümkün olduğu kadar yavaşlatmak ve vücudun bir bütün olarak orantılı ve sağlıklı yaşlanmasını sağlamak amacıyla uygulanır.

Günümüzde çoğunlukla estetik kaygısıyla genç kalmaya çalışanların başvurduğu bu bakımların aslında ne amaçla yapıldığına gelince… Cilt dokusunu ve bağlayıcı hücreleri yenilemek, hormonal dengesizlikleri erkek ve kadında ayrı ayrı ele alarak dengelemek, cinsel gücü ve sağlığı arttırmak, yaşlanma sonucu oluşabilecek hastalıklara karşı erken tanı ve önlem almak bu uygulamanın amaçlarından başlıcaları. En önemli hedef, yaşlanma sonucu hastalanmaları ve güç kaybını engellemek ve daha uzun süre genç kalmayı sağlamaktır.

Bu konuda doğru bilinen bir başka yanlış da herkese aynı tip anti aging uygulamasının yapıldığıdır. Sanki yaşlanmayı durduran tek bir program var ve bu uygulandığında herkes genç kalacakmış gibi… Bilinenin tersine anti-aging teşhisi bireyseldir. Anti aging uygulamaları önce detaylı bir danışmanlık hizmeti ve laboratuar tetkikleri ile başlar; yaşlılığa özel parametlerin ölçümleri yapılır ve bu ölçümlerin sonucuna göre çeşitli imkanlar sunulur. İnsanların ileri yaşlarda yakalanabilecekleri hastalıklar, vücuttaki hormonlar ve maddeler belirlenir ve dengelenir. Yaş ilerlemesine bağlı olarak oluşan hastalık riskleri saptanarak giderilmeye çalışılır ve bunun için uygun tedaviler belirlenir. Yaşlanmanın pek çok sebebi vardır, ama en önemli 3 faktörü büyük ölçüde kontrol edebiliriz: Serbest radikaller, hormonların azalması ve sağlıksız yaşam.

 

BİLİYOR MUSUNUZ?

 

Anti-aging uygulamalarının faydaları

  • Anti-aging uygulamalar hafızayı ve kavramayı güçlendirip konsantrasyonu artırır.
  • Yaşlılıkta sinirliliği azaltıp, uyku bozukluğunu giderir. Zayıflayan immün sistemi ( bağışıklık) kuvvetlendirerek ortaya çıkabilecek hastalıklara karşı korur.
  • Metabolizmayı düzenleyerek enerji seviyesini arttırır.
  • Vücuttaki yağ kitlesini yüzde 14.8 oranında azaltır. Kas kitlesini yüzde 8 oranında arttırarak, fiziksel gücü ve kondisyonu yükseltir. Cinsel gücün tekrar kazanılmasını sağlar.
  • Egzersiz kapasitesi ve fiziksel aktiviteyi yükseltir. Vücut şeklini düzeltir.
  • Vücutta kan akımını düzenler. Kolesterol seviyesini düşürür. LDL (kötü) kolesterolü azaltır, HDL (iyi) kolesterolü yükseltir. Lipid düzeylerini normale getirir.

Anti-aging hakkında merak edilenler:

SORU: Anti-aging programına hangi yaşta başlanır? Herkese uygulanabilir mi?

CEVAP: Anti-aging programının estetik cerrahi, uygun egzersizler ve besinsel düzenlemeler bölümüne başlamak için herhangi bir yaş sınırı yoktur. İsteyen her yetişkin her yaşta başlayabilir. Hormon üretimi azalmaya başlayıncaya dek, hormonal modülasyon tedavisine de gerek duyulmaz. Detaylı, tam kan ve hormon testleri, ayrıca bazı değerlendirmeler bize, hormon seviyelerinde azalmanın başladığını gösterir. Bu taktirde hormon modülasyonu tedavisine başlanır. Kişilerin farklı yapıları gereği, hormon modülasyonu tedavileri de farklı olarak düzenlenir. Genç yaştaki yetişkinlerde, hormonal modülasyon yerine beslenme ve egzersiz programları ön plandadır.

 

SORU: Anti-aging programı ne zaman sonuç vermeye başlar? Sonuçlar ne şekilde görülür?

CEVAP: Bu süre, kişiden kişiye değişse de, bazıları kendilerindeki değişimi birkaç hafta içinde hissedebimektedir. Yine de uygun sonuçları alabilmek için 3 ila 6 ay beklemek en doğrusu. Çünkü tedavide, uygun cevabın alınması için ideal süre en az 3 aydır. Yapılanuygun hormon düzenleme tedavisi sonucu, hastalar ilk olarak, yorgunluk hislerinde azalma, fiziksel aktivitede artış, karamsarlık, yılgınlık ve sinirliliğin ortadan kalkması ve uyku problemlerinin çözülmesi gibi belirtileri hissetmeye başlarlar.

 

 

Daha Fazla Göster

İlgili Makaleler

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu
Kapalı